Bilişime Yön Verenler: Sergey Brin Kimdir

 

Dev bir ağ, dev bir teknoloji şirketi, dev bir girişimcilik örneği olan Google, Sergey Brin ve Larry Page tarafından kuruldu. Hepimizin yaşamında bir kırılma anı var. Bir uyanış ve bir fark ediş. Hangi büyük girişime kafamızı çevirsek, mutlaka örnek alabileceğimiz birkaç özellik ortaya çıkıyor. Ya da kendimize hedeflerimiz doğrultusunda rol model alacağımız kişiler. Sergey Brin muhakkak ki dünyayı farklı görmemizi sağlayacak bir zekaya, ideolojiye ve bakış açısına sahip. Etnik kimliği yüzünden ailesi ve kendisi ayrımcılığa uğramış, okul döneminde uyum sorunları yaşamış veya Google yolculuğuna çıktıkları zaman başarısız olmuş olsa da hiç durmadan devam etmiş. Farklı bir misyon ve vizyon belirlemiş ilerleyeceği yolda. Uzun ve etkileyici bir başarı serüveniyle Bilişimin öncülerinden Sergey Brin Kimdir ?


Sergey Brin’in Aile Yaşantısı: Rusya da Yaşayamayacağız


Brin Family gives $2 million dollars to support department | UMD Department  of Computer Science

Sergey Mikhayloviç Brin, 21 Ağustos 1973 yılında Rus asıllı ve Musevi bir ailenin çocuğu olarak Moskova da doğdu. Babası Michael Brin astronom olmak isteyen bir matematikçiydi. Annesi Eugenia Brin ise NASA’da çalışan bir bilim insanıydı. Eğitimli ve kültürel düzeyi yüksek, her anlamda Sergey’e destek olan bir ailesi vardı. Brin ailesinin aslında ABD’ye göç etmelerinin başlıca sebebi de Brin’e daha iyi bir yaşam fırsatı sunmaktı. Sovyetler Birliği’nde yaşarken musevi olmaları nedeniyle sıkça ayrımcılığa uğrayan Brin ailesi, Sergey’in de aynı dışlanmaya ve damgalanmaya maruz kalmasını istemiyor, zekasını ve potansiyelini yansıtabileceği bir ortamda büyüyüp yaşamasını istiyordu. Çünkü ailesi Rusya da kendi istekleri ve hayalleri doğrultusunda bir yaşam sürememişti.

Sergey’in babası Michael Brin’in hayali astronom olmaktı ve bu nedenle üniversitede fizik okumak istemişti ancak o dönemki komünist rejim, musevilerin akademide ilerlemesini engelliyordu. Bu sebeple hiçbir üniversite onu musevi kimliği nedeniyle kabul etmedi. ABD ve  Sovyetler Birliği’nin arasındaki bilimsel çekişme nedeniyle, Rusya nükleer girişimlerinin gizli kalmasını istiyor ve musevilere fizik okuma yasağı getiriyordu.

Bu yüzden Sergey Brin’in babası Michael Brin, matematik okumaya karar verdi ve Moskova Devlet Üniversitesi’nde matematik okumaya başladı. Üniversiteyi başarıyla tamamladı ve Sovyetler Birliği Devlet Planlama Teşkilatı’nda ekonomist olarak işe girdi. Bu süreçte matematikle uğraşmaya devam ederek Kharkiv Üniversitesi’nden doktorasını aldı.

Sergey Brin’in annesi Eugenia Brin ise Moskova Devlet Üniversitesi’nde matematik ve makine mühendisliği eğitimi aldı. Sovyetler Birliği Gaz ve Petrol Enstitüsü’nde işe girdi. 1970’lerin sonunda Sovyetler Birliği’ndeki musevi aileler baskılara ve ayrımcılığa dayanamayarak göç etmeye başlamıştı. Brin ailesi o dönemde Rusyada varlıklı ve sosyal statüleri yüksek bir hayat sürse de, o dönem çocuk olan Sergey Brin’in daha iyi bir geleceğe sahip olması için göç etmeye karar verdiler.

Michael Brin, kararlarını uygulayabilmek için ABD vizesine başvuru yaptığında ise hem kendisi hem de eşi işten atıldı. Vizelerinin çıkması 8 ay sürdü ve aile bu süreçte zor dönemler yaşadı. Michael Brin kbu döenmde programcılık öğrendi ve bilimsel makale çevirileri yapmaya başladı. Aile Rusya’dan ilk olarak Viyana’ya, sonra da Paris’e geçti. Michael’in doktora tez danışmanı Anatole Katok, Michael Brin’e Paris’te geçici bir akademisyenlik işi buldu. 1979 yılında ise Sergey Brin 6 yaşındayken New York’a uçtular. Maryland’de sade bir apartman dairesi kiraladılar ve kısa bir süre içinde işleri yoluna girmeye başlamıştı. O dönem Sovyetler Birliği’nde matematik eğitimi alan kişiler ABD’de büyük saygı gördüğü için, Michael Brin kısa sürede Maryland Üniversitesi’nde iş buldu. Eugenia Brin ise hak ettiği konuma gelerek NASA’da işe girdi.


Sergey Brin’in Başarılı Eğitim Hayatı


Larry Page et Sergey Brin (nés en 1973), Google Inc. : les duettistes qui  ont simplifié et propagé l'usage d'Internet - Capital.fr

Sergey Brin’in okula başlama yaşı gelmişti. Eğitime ilk başladığı okul ABD’de Mishkan Torah adlı bir musevi okuluydu. Rus aksanı nedeniyle okulda arkadaşları tarafından alay edilen Sergey, okulda mutsuzdu ve bu durum okula uyumunu zorlaştırıyordu. Paint Branch Montessori okuluna geçen Sergey Brin buraya daha iyi uyum sağladı. Okulun müdürü kısa bir süre sonra Sergey Brin’in mentorlüğünü üstlendi. Okul müdürü Patty Barshay, Sergey Brin’i gelecek vaad eden, dışa dönük, özgüveni yüksek, matematiksel zekası yüksek bir öğrenci olarak tanımlıyordu. Sergey Brin, kendi akranlarından daha gelişmiş anlama ve öğrenme becerisine sahipti. Özellikle matematiksel zekasıyla akranlarının oldukça önüne geçiyor ve matematik ders müfredatının oldukça önünde gidiyordu. Brin o döenmde sadece okul eğitimiyle de yetinmiyor, evde anne ve babası tarafından da eğitim görüyordu. Aile Sergey’e hem Rusça hem de matematik öğretiyordu.

Sergey o dönemde birçok kişinin aksine bilgisayar ve teknolojiyle de tanışma şansı elde etmişti. 1980’lerin başında kişisel bilgisayarlar çok az kişide bulunsa da; Sergey’in ailesinin bilimsel alanda mesleklerini icra etmeleri nedeniyle kişisel bilgisayara sahiptiler. Sergey’in ilk bilgisayarı ise ailesi tarafından ona 9. yaş gününde hediye edilen Commodore 64 oldu. Sergey büyük bir gururla ev ödevlerini bu bilgisayarda yapıp okula çıktı getiriyordu. Sergey’in bilgisayarlara olan bu merakı öğretmenlerini şaşırtıyor ve gururlandırıyordu. Sergey ilkokuldaki başarılı eğitiminden sonra hızlı bir zihinsel gelişim ve ileri zeka belirtileri gösterdi. İlokuldan sonra Eleanor Roosevelt Lisesi’ne geçti ve buradan mezun olduktan sonra daha 15 yaşındayken Maryland Üniversitesi’ne başladı. 1993 yılında da hem bilgisayar mühendisliği hem de matematik bölümünden mezun olan Sergey Brin, National Science Foundation’dan master ve doktora bursu kazandı.


Stanford Üniversitesi Dönemi


With Larry Page and Sergey Brin gone, Google's 'open culture' may be  closing - CNET

Lisans eğitimi sonrası Sergey Brin, Silikon Vadisi’nin merkezinde bulunan ve oldukça saygın bir okul olan Stanford Üniversitesi’ne devam etti. Sergey Brin bu süreçte yüksek lisans süreci ile doktora sürecini birleştirerek, ikisini birlikte tamamladı. Üst düzey bir zekaya sahip olduğu kadar EQ skoru da yüksek olan Sergey Brin’in matematik dışında ilgilendiği daha bir çok alan vardı. Dans, yüzme, yat sporu ve jimnastik bunlardan birkaçıydı. Matematiğe olan ilgisinin ise o dönemde onu getireceği konumdan haberdar değildi. Stanford Üniversitesi’nde internet teknolojileri ve arama motorlarına ilgi duymaya başlayan Brin, yapılandırılmamış kaynaklardan veri çekme konusunda pek çok makale yazdı. Ayrıca TeX formatını HTML formatına dönüştüren bir yazılım da geliştirdi. 1993 yılında ise Sergey Brin, Playboy dergisinin web sitesindeki resimleri toplu olarak indirmeyi sağlayan bir yazılım geliştirdi. Mizahi unsurları güçlü olan Sergey, o dönemde Playboy dergisinden indirdiği fotoğrafları da ekran koruyucusu olarak kullanıyordu.

Sergey Brin’in hayatındaki belki de en değerli dönüm noktalarından birisi ise 1995 yılında Larry Page ile yollarının kesişmesi oldu. İkisi de bilgisayar mühendisliği bölümünde doktora öğrencisi ve sınıf arkadaşı olan Larry Page ve Sergey Brin tanışıklıklarının ilk döneminde muhtemel bir rekabet içerisindeydiler ve bu durum sürekli artan bir gerilime ve ikili tartışmalara neden oluyordu. Ancakbir süre sonra rekabetten ziyade ortaklığın onlara daha faydalı olacağını gördüler. Ortak yönleri, ilgi alanları ve zeka düzeyleri birbirleriyle uyumluydu. İkisinin de merakını en çok tetikleyen konu, devasa veri setlerinden bilgi çekme teknolojisiydi. 1996 yılında doktora tezi sürecinde internetten bilgi edinme yöntemleri konusunda birlikte tez çalışmasına başladılar.

En popüler bilgilerin, kitleye en yararlı bilgiler olduğu hipoteziyle çalışmalara başlayan ikili, web siteleri arasındaki popülarite unsurunu göz önüne alarak web sitelerini sıralamaya başladı ve bu yöntemin mevcut arama motoru yöntemlerinden daha etkili olduğunu gördü. O dönemde kullanılmakta olan arama motorları, yazı içeriğinde kullanılan ve aramayla uyuşma gösteren anahtar kelimenin mevcut sayfadaki toplam sayısını temel alan bir algoritmayla çalışıyordu. Yani aratılan bilgiye dair anahtar kelime hangi web sitesinde daha çoksa, o web sitesi öne çıkıyordu.

Bu yöntemin daha kullanışlı bir biçime sokulabileceğini fark eden Brin ve Page, arama motoru sıralamasında en önemli faktörün anahtar kelime sayısı değil, backlink(başka sitelerden link alması) olduğuna karar verdi. Araştırma projelerinde bu fikri test ettiler. BackRub adında bir arama motoru kurdular ve sıralama algoritmasını bir web sitesine diğer sitelerden verilen link sayısına göre inşa ettiler. Kullanıma sundukları arama motoru test sürecinde sadece Stanford öğrencilerine yönelikti. Tıpkı Facebook’un ilk kurulduğu dönemde sadece Harvard Üniversitesi öğrencilerin kullanabileceği bir sosyal ağ olduğu gibi. Larry ve Sergey, devasa miktarda veriyi depolamak için çok sayıda bilgisayara ihtiyaç duydu. Duyulan ihtiyacı Stanford Bilgisayar Mühendisliği Bölümü üstleneceğini söyleyerek, yapıcakları araştırma için arama motoru örümceğini kaldırabilecek güçte ve 20.000 dolar değerinde bir ekipman satın aldı.


Google’ın Kuruluş Aşaması


Larry Page & Sergey Brin - Who am I

1997 sonbaharında BackRub isminin yerine daha akılda kalıcı bir isim bulmaya karar verdiler. Arkadaşları Sean Anderson’un önerisiyle Googolplex ismi öne çıktı. Googolplex, 10 üzeri 100 gibi devasa bir sayıyı ifade etmek için kullanılan bir terimdi. Sonra bunun kısaltılmışı Googol’a karar verildi.

Sean Anderson şöyle diyor:

“Googol yazacağım yerde yanlışlıkla Google yazdım. Daha sonra bu domain’in boş olduğunu gördük ve o günün akşamı Google.com’u aldık.”

İlk başta Stanford sunucularında google.stanford.com adıyla hizmet veren site 15 Eylül 1997’de bugünkü halini, google.com adını aldı. 1998’in ilk yarısında Larry ve Sergey arama motoru teknolojisi üzerinde yoğun bir çalışma yürütmekteydiler. Larry Page’in Stanford’daki yurt odası veri merkezi, Sergey Brin’in yurt odası ise ofis olarak kullanılıyordu. O dönem Google onların gözünde bir iş olmaktan öte, birlikte yürüttükleri doktora tezinin bir parçasıydı. Yine de Google’yi satışa çıkarmayı denemeye karar verdiler. Stanford öğrencileri tarafından kısa sürede oldukça popüler olan Google, ilk önce Altavista’ya 1 milyon dolar karşılığında satılmaya çalışıldı. Ancak Altavista kurucusu Paul Flaherty Google’ı satın almadı. Bu sefer Google’ı Yahoo’ya satmaya çalıştılar ancak teklifleri yine reddedildi.

Birkaç başarısız satış denemesinden sonra ise ikili bir satış planı hazırladı ve melek yatırımcılara Google’dan para karşılığında hisse alabileceklerini söyledi. Sun Microsystems’in kurucu ortağı Andy Becholsheim, Google’dan etkilendi ve şirkete 100.000 dolar yatırım yaptı.


 

İlk Çalışma Alanı: Garaj


Google's Larry Page and Sergey Brin ask an unusual interview question

1998’in ortasında Sergey Brin ve Larry Page artık iş gözüyle baktıkları projelerine odaklanabilmek için okula ara verdiler. İki-üç aylık kısa bir sürede 7 Eylül 1998’de Google bir limited şirketi vasfına kavuştu. Google Inc. olarak açılışını yaptıkları Google’nin  CEO’su Larry Page, başkanı da Sergey Brin oldu. Sergey Brin’in o dönem ki sevgilisinin kardeşi olan Susan Wojcicki‘nin garajında çalışmalara başlandığında, Google günde 10.000 arama almaktaydı. 1998 yılında PC Magazine dergisi ”En iyi 100 Web Sitesi” listesinde Google’a da yer vermişti.

Artık şirket vasfına ulaşan Google’nin ilk çalışanı ise Craig Silverstein oldu. Ertesi yıl Palo Alto’da ilk Google ofisi kuruldu. Kullanıcılar Google’ın sunduğu sonuçlardan memnun kalıyor, her tarafta Google ait olumlu konuşmalar duyuluyordu. Şirketin büyüyebilmesi için yatırıma gerek vardı ama Brin ve Page kontrollerini kaybetmek istemiyordu. Google’ın felsefesi de o günlerde şekillendi:


“Dünyadaki bilgileri organize etmek ve evrensel olarak erişilebilir-faydalı kılmak…”


Yatırımcı Dönemi


Les fondateurs de Google quittent Alphabet, une page se tourne

Haziran 1999’da Sergey Brin ve Larry Page, Sequoia Capital ve Kleiner Perkins Caufield Byers adlı iki büyük yatırım şirketini ikna etti ve toplamda 25 milyon dolar yatırım aldılar. Google tarihini araştıran yazar David Vise’a göre bu bir “parçala ve fethet” manevrasıydı. Sergey Brin ve Larry Page yatırımcıların şirkette direkt söz sahibi olmasını istemiyordu ancak iki yatırım şirketinin temsilcisi de Google yönetim kurulunda yer alıyordu. İki girişimci de banner reklama karşıydı ve Google’ın sade ve temiz tasarımını beğeniyordu. İkilinin odak noktaları satış değil araştırmaydı. Aynı dönemde diğer arama motorları da banner reklam satışı yapmaya devam ediyordu. O dönemde Aralık 1999’da şirketin ikinci personeli Marissa Mayer arama motoru sonuçlarının fontunu değiştirdi ve kullanıcılar yeni fontu beğenmedi. Sergey ve Larry ise ana sayfa ve sonuç sayfalarının değişmemesini istedi.

1999 sonunda ise Google’da günlük ortalama 7 milyon arama yapılıyordu. 2000’in ortasında bu sayı 18 milyona ulaştı. Şirketin aylık operasyon maliyeti 500.000 dolara ulaşmıştı ve bu maliyet sürekli artıyordu.  Bu yüzden reklam almama politikası tekrar gözden geçirildi zira şirketin kendi kendini idare etmesi gerekiyordu.


 

Google’dan İlk Kazanç


1. Sergey Brin and Larry Page | Media | The Guardian

Kar elde edebilmek için Sergey ve Larry, Google’a paralı reklam almaya karar verdiler. Ancak bu reklamların ana sayfada yer almasını istemiyorlardı. Yani organik sonuçlardan ayrı olarak paralı reklam yaptıran web sitelerinin belirtilmesini istiyorlardı. Böylece reklam ve organik sonuç arasındaki fark kullanıcılar lehine belli olacaktı. O yıllarda ABD’de şirketler milyarlarca dolarlık billboard reklamları veriyordu ve bu yöntem yeterince etkili değildi. Sergey Brin ve Larry Page, arama sonuçlarına uygun olarak reklam gösterilmesi fikrini öne sürdü. Yani bir kullanıcı Google’da arabalar hakkında bilgi arıyorsa bu kullanıcıya araba reklamları gösterilecekti. Bu fikirleri üzerine çalışmaya başlayan ikili 23 Ekim 2000’de online reklam hizmeti veren Google Adwords kurdular.

İkilinin yaratıcılığı Dot.com balonu esnasında da faydalı oldu. Altavita, Excite, Lycos gibi rakip firmalar reklam ve pazarlama için devasa paralar harcıyordu. Google ise bu süreçte sakin kalıyor ve arama motoru sonuçlarının daha isabetli olması için sıkı çalışıyordu. Sergey Brin, pazarlama bağlamında kullanıcılara güveniyordu çünkü Google arkadaşların birbirine tavsiye etmesiyle yaygınlık kazanıyordu.

Mayıs 2000’de Google, teknik başarısı nedeniyle Webby Award kazandı. Haziran ayında ise Google, 1 milyar URL index’i ile dünyanın en büyük arama motoru oldu.


 

Eric Schmidt Katılım Dönemi


GOOG Sergey Brin, Larry Page, Eric Schmidt Lose $9 Billion - Bloomberg

Larry Page ve Sergey Brin, yöneticiliğin yükünden çok sıkıldı ve şirkete CEO olarak birini almak istedi. Ağustos 2001’de Sun Microsystems’in baş mühendisi Eric Schmidt, Google’da Larry Page’den CEO’luk görevini devraldı. Sergey Brin teknoloji müdürü, Larry Page ise ürün geliştirme müdürü olarak çalışmaya devam etti. İkili yine de Google’ın ana söz sahipleriydi. Onların onayı olmadan hiçbir şey gerçekleşemiyordu. Bir anlaşmazlık durumunda toplu bir görüşme oluyor ve ortak bir anlayış benimseniyordu.

Google’da CEO olarak işe başlayan Eric Schmidt sadece 1 ay içinde şirketin ilk kez kar yapmasını sağladı. 2001’in sonunda Google 85 milyon dolar gelir elde etti ve Google nihayet para kazanan bir şirket haline geldi.


 

Google Yabancı Dil Hizmeti


Google Translate'e 10 dil daha eklendi - Teknolojiden Son Dakika Haberler

Mayıs 2000’de Sergey Brin ve Larry Page Google’ın İngilizce dışında da hizmet vermeye başlamasını sağladı. Danca, Portekizce, Fince, İspanyolca, Almanca, İtalyanca, İsveççe, Fransızca, Hollandaca ve Norveççe  dillerinde de hizmet vermeye başlayan Google 2 yıl içinde 72 dilde faaliyet gösteren bir arama motoru oldu. Ağustos 2001’de Google’ın ilk yurt dışı ofisi Japonya’da açıldı. Mayıs 2002’de AOL ve Google arasında yapılan anlaşmaya göre AOL, Google arama sonuçlarını gösterecek ve AOL arama sonuçlarında reklamlı linkler yer alacaktı. Bu durum Google’ın en büyük arama motoru olma durumunu pekiştirdi ve Amazon, Yahoo, eBay’in pazar payından büyük bir dilim almasını sağladı.

Mart 2004’te Google, Kaliforniya Mountain View’deki yeni ofisine taşındı. Keyifli ve eğlenceli bir ofis ortamı olan Google, personeline masaj, ücretsiz yemek, spor salonu gibi imkanlar sunuyordu.


 

Hisselerin Halka Arz Dönemi


Google hisseleri 800 doları devirdi! | Dünya haberleri

19 Ağustos 2004’te Google NASDAQ borsasına girdi ve bir hisse senedi 85 dolardan satışa sunuldu. Aynı gün 19 milyon adet hisse senedi satıldı ve fiyat 100 dolara çıktı. Ağustos 2005’te hisse senedi sahipleri %300 kar etti. Ekim 2007’de ise hisse senedi değeri 600 dolara ulaştı. Şirket bu artıştan 3 milyar dolar para kazanırken Sergey Brin ve Larry Page de milyarder oldu.


 

Google Bünyesindeki Hizmetler


Az Bilinen 17 Google Ürünü Ve Hizmeti | AB Proje Yönetimi

Google 18 Haziran 2003’te Google Adsense programını başlattı. Bağımsız yayıncılar ve blog yazarları da kendi içerikleriyle uyumlu reklamlar göstererek para kazanabilir hale geldi.

Ekim 2004’te Google Kitaplar hizmete girdi. Çeşitli üniversitelerin kütüphanelerindeki kitaplardan belli bir bölümü okumak serbest hale geldi.

1 Nisan 2004’te Paul Bucheit tarafından Gmail kuruldu.

8 Şubat 2005’te Google Maps tanıtıldı. Bu projenin başında ise Jens Rasmussen ve Lars Rasmussen yer aldı.

9 Ekim 2006’da Google, Steve Chen ve Jawed Karim tarafından kurulan Youtube‘u 1.65 milyar dolara satın aldı.

8 Ekim 2010’da Google Instant devreye girdi. Google’a arama kelimesi yazarken altta çıkan öneriler Google Instant’ın kapsamındaydı. Bu özellik kullanıcılara arama başı 2 ila 5 saniye tasarruf etme imkanı sağladı.

28 Haziran 2011’de Facebook’a rakip olarak Google+ tanıtıldı. Mart 2015’e dek 300 milyon aylık kullanıcıya ulaşan Google+ maalesef Facebook kadar popüler olamadı ve kapandı.

27 Mayıs 2015 tarihinde Sergey Brin Google X adı altında Google’ın özel projelerinin başına geçti. Google Glass, akıllı kontakt lens, akıllı otomobil gibi projelerin başında Sergey Brin yer alıyor.

10 Ağustos 2015’te Larry Page, Alphabet’i tanıttı. Buna göre Google bünyesindeki şirketler bundan sonra Alphabet çatısı altında faaliyet gösterir oldu. Page, Alphabet’in CEO’su, Sergey Brin de yönetim kurulu başkanı oldu. Google’un CEO koltuğuna ise Sundar Pichai oturdu.

Page ve Brin 14 yıllık süreçte 181 farklı şirketi Google bünyesine kattı. Yapay zeka, robotik, akıllı otomobil gibi pek çok sektöre giren Google, aynı zamanda çılgın işler yapan Boston Dynamics’in de sahibi.

Google kendini reklam satan bir arama motorundan ziyade bir AR-GE şirketi olarak görüyor. Brin ve Page akıllı gözlük ve lenslerin, otonom araçların geleceğini önemsiyor; yapay zeka, robotik, sağlık ve otomasyon gibi alanlarda projelere öncülük ediyor.


 

Sergey Brin’in Serveti ve Özel Hayatı


Sergey Brin: the Google guru's search for love | Observer profile | From  the Observer | The Guardian

Google’ın halka arz edilmesinden sonra Brin’in serveti tavan yaptı. Ağustos 2004’te Sergey Brin, Bill Gates’ten daha zengindi. Sergey Brin, Google’dan yıllık 1 dolar maaş alıyor ve servetini sahip olduğu Google hisselerinden alıyor. Kasım 2019 rakamlarına göre Sergey Brin’in 58.3 milyar dolarlık bir serveti bulunuyor.

Mayıs 2007’de Yale Üniversitesi biyoloji bölümü mezunu Anne Wojcicki ile evlenen Sergey Brin, eşinin CEO’su olduğu 23andMe adlı genetik şirketine 3.9 milyon dolar yatırım yaptı. Evlenmeden önce 8 yıl birlikte yaşayan çiftin Aralık 2008’de Wojin adında bir erkek çocukları oldu. Ağustos 2013’te ayrı yaşamaya başlayan çift, evli kalmaya devam etti. Yakın arkadaşlarına göre ikili arkadaşlıklarını sürdürüyor.

 

Sergey Brin’in Kişisel Zevkleri


Google: Sergey Brin's Bayshore Company Manages His Wealth, Life - Bloomberg

Sergey Brin’in pek çok akademik dergiye yayınlanan makalesi var. Yine aktif olarak akademik etkinliklere katılan Brin medyaya demeç ve röportaj verme konusunda ise rahat bir isim.

Yoga, kaykay, buz hokeyi gibi ilgi alanları olan Brin, kot pantolon ve spor ayakkabı gibi rahat şeyler giymeyi seviyor. Costco’dan alışveriş yapan Brin, satın aldığı şeylerin fiyatına daima baktığını ifade ediyor.

Kaliforniya’nın Los Antos bölgesinde 550 metrekarelik bir malikanede yaşayan Brin, 2008 yılında da New York’un Manhattan bölgesinde dublex bir daire satın aldı. Tesla Roadster ve Toyota Prius marka otomobil kullanan Brin ayrıca Dornier Alpha model bir uçağa sahip.


 

 Sergey Brin’den Alıntılar


Google's Sergey Brin Will Splash $100M On 'Air Yacht' — Will It Also Ferry  Humanitarian Aid? – The Forward

  • Dünyayı değiştirmek üzere bir işe giriştiğiniz zaman sabahları işe gitmek için heyecan duyarsınız.
  • Bir fikri geliştirmek için 100 kişilik bir şirkete gerek yoktur.
  • Her zaman beklentilerin üzerine çıkın.
  • Daima rahatsız edici derecede heyecan veren şeyler üzerinde çalışın.
  • Esas motivasyonumuz para olsaydı Google’u uzun zaman önce satar, şu an sahilde güneşleniyor olurduk.
  • İmkansız sözcüğünü hayatınızdan çıkarın.
  • Çılgın şeyler yapmıyorsanız, yanlış şeyler yapıyorsunuz demektir.
  • Amacımız dünyadaki bilgileri organize etmek ve herkesin erişebileceği hale getirmek.
  • Eğer yeterince büyük hayal kurarsanız başarısız olma ihtimaliniz çok düşüktür.
  • İyimserlik önemli bir özelliktir. Kendinize belirlediğiniz hedeflerde biraz salak olmak iyidir. Birçok insanın denemek istemeyeceği şeyler denemelisiniz.
  • Çok büyük hedeflere ulaşmaya çalışırken işiniz daha kolaydır çünkü insanların çoğu büyük hedefler peşinde koşmaz. Bu nedenle rekabet yok gibidir.
  • Yapılabilir bir şeyi herkes hayal edebilir. Önemli olan hayal ettiğiniz şeyi eyleme dökebilmektir.
  • Google’ın temel hedefi trendlerin peşinden gitmek değil, önderlik etmektir.
  • Bir insanın rüyalarını arşivleyebilmesini görmeyi çok isterim. Google’da bizim yaptığımız şey bu aslında.
  • İnovasyonla ilgili yaptığım her konuşma, büyük bir nihai hedefle başlar.
  • Başarılı olmak için ihtiyaç duyduğunuz şey birçok kez başarısız olmaktır.
  • Büyük problemleri çözmek, ufak problemleri çözmekten daha kolaydır.
  • Herkes başarılı olmak ister, bunda bir şüphem yok. Ancak ben güvenilir, etik ve dünya üzerinde büyük bir iz bırakmış bir insan olarak hatırlanmak istiyorum.
  • Lider olarak benim görevim, şirketteki herkesin iyi fırsatlara sahip olmasını, anlamlı bir şeyler yaptıklarını hissetmelerini ve topluma katkıda bulunmalarını sağlamak.
  • Mümkün olan şeylerin belki de sadece %1’ini başarabildik. Sahip olduğumuz fırsatlara rağmen bence çok yavaş ilerleme gösteriyoruz. Bunda olumsuz düşüncenin payı var diye düşünüyorum. Okuduğum tüm haberlerde Google başka bir marka ile kıyaslanıyor. Bence bu çok sıkıcı bir şey. Henüz icat edilmemiş şeylere odaklanmamız gerekiyor.
  • 10 kişiyle bir internet şirketi kurup milyarlarca dolar kazanabilirsiniz. Çok büyük bir sermayeye de gerek yoktur. Bence insanların bu tür şeylere odaklanması gerekiyor artık.
  • İnsanlara saygı duyarsanız şirketinize bir iyilik borcu olduklarını hissederler.
  • Her zaman kötü şeyler yapmadan da para kazanmanın mümkün olduğunu düşünmüşümdür.
  • Yavaş ve iyi karar alan bir şirket yoktur. Sadece hızlı ve iyi karar alan şirket vardır.
  • Dünya üzerinde iz bırakmış kişilere baktığınızda genel kültürlerinin çok geniş olduğunu, eğitimlerinin çok dar bir konuda olmadığını görürsünüz.
  • Son kullanıcıya hizmet etmek bizim bir numaralı önceliğimiz.
  • Bu kadar başarılı olmamızın en büyük nedenlerinden biri, bu yolculuğa bir şirket kurmak için çıkmayışımız diye düşünüyorum.
  • Aşırı başarılı veya devrim niteliğinde fikri olan herkes, önce deli olmakla itham edilmiştir.
  • Teknoloji en zor işler için kullanılmalıdır. Böylece insanlar hayatta kendilerini en çok mutlu eden şeylere odaklanabilir

 

Yazımızı Nasıl Buldunuz?

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*